“İlk kurşun göğsüme isabet ettiği
an, kızım aklıma geldi.”
*
Harlan
Coben, lisede bir arkadaşım sayesinde tanıştığım bir yazardı. O zaman Kimseye Söyleme kitabını okumuştum ve
bayılmıştım. Son ana kadar kimin katil olduğunu çözemediğim kitaplar ayrı bir
etkiler beni. Başka Şansın Yok’ta da
son sayfaya kadar ne olduğunu tam olarak anlatmıyor yazar. Ben okurken nerdeyse
herkesin katil olabileceğini düşünmüştüm ama en düşünmediğim yerden vurmayı
başardı beni. Olay o kadar iç içe geçmiş bir hale dönüşüyordu ki ortalara doğru
artık bir sonuca varması için heyecandan nefes nefese okumuştum. Gerilimi, sizi
düşündürmesi, tereddüde düşürmesi, kovalamacası… Her anıyla hoştu kitap.
**
Hikayeye
gelirsek: Dr. Marc Seidman asıl anlatıcımız kitapta. Bir göremediği biri
tarafından o ve karısı vuruluyor, karısı ölüyor, kızına ne olduğuysa
bilinmiyor. Herkes onun da öleceğini düşünürken komadan çıkan Seidman,
saldırganlarını bulmak adına bitmek bilmez bir koşuşturmanın içine düşüyor. Kızını
bulmaya çalışırken karısının, eski sevgilisinin sırları içine düşmeye başlıyor.
Kızına ulaşmak da, işin içinden çıkmak da hiç kolay olmuyor onun için.
***
Eğer polisiye-gerilim seviyorsanız, kafanızı dinlendirmek
ama kitaplardan da çok uzaklaşmak istemiyorsanız bakmanız gereken bir kitap
olduğunu düşünüyorum…
Bazen karıştırıyorum. Doğru sebeple
yanlış şey mi yoksa yanlış sebeple doğru şey mi? Yoksa ikisi de aynı şey mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder