İthaki’nin bilimkurgu klasikleri adı altında unutulmuş,
köşede kalmış kitapları tekrar basması beni çok etti. Kapak tasarımları,
çevirileri ve diğer bütün ayrıntılarıyla çok güzel oldu bu seri. Arcturus’a
Yolculuk, bu seriden okuduğum ilk kitap yanlış hatırlamıyorsam ama yine büyük
umutlarla okumaya başladığım kitaplardan birini daha sıkıcı buldum.
David Lindsay’in yarattığı gezegen çok güzeldi ona hiçbir
lafım yok. O gezegeni anlatabilmek için yeni renkler üretmesi, karakterlere
hikayenin içindeki göreve göre isimler vermesi çok güzeldi. Her şeyden güzeli
kitabın barındırdığı düşünceler yaptığı eleştirilerdi bence. Usta bir yazarın
elinden çıktığını görebiliyordunuz kitabı okurken. Tüm bu iyi yanlarının yanında
fazlaca uzatılmış geldi bana kitap. Çok fazla cümle vardı sanki. Bu da okurken
bir süre sonra sıkılmama sebep oldu. Bu sıkıntı da yarattığı hayranlığı alıp
götürdü benden.
Yine de okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Size katacağı şeyler muhakkak olacaktır. Ben, diğer bilimkurgu klasikleriyle
aradığım tadı bulmaya çalışacağım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder